Türk Halkı’nın da Türk Ekonomisi’nin de ciddi anlamda MORAL’e ihtiyacı var!

TÜRKİYE’YE MORAL LAZIM !

Türk Halkı’nın da Türk Ekonomisi’nin de ciddi anlamda MORAL’e ihtiyacı var!

Şahsen Hükümetin, özelikle dış politika ve savunma sanayi alanında ki çalışmalarını sonuna kadar destekliyorum.

Türkiye son dönemde bölgesinde ve dünyada sözü daha çok geçen , kendi başına kararlar alıp adım atan, kendi çıkarları adına adım atarken korkmadan , çekinmeden hareket edebilen bir ülke haline geldi.

Savunma sanayisinde atılan adımların meyvelerini toplamaya başladık. Dünya var olduğundan beri elinde kılıç yoksa sözün bir değeri yok ! Gücün hukuku dün olduğu gibi bugünde dünyanın düzeninin kurulmasında en büyük etken.

Jeopolitik konumumuz ve günümüzde dünyanın içerisinde yer aldığı gerginlik hatları göz önüne alındığı bugün her zamankinden daha güçlü, daha milli adımlar atmak zorundayız.

Ak Parti Hükümeti kurulduğu günden bugüne kadar neredeyse tüm politikalarını destekledim. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde Ak Parti Hükümeti de , ülkemiz de bugüne kadar pek çok badireler atlattı.

Son dönemde Ak Parti ve MHP’nin kurmuş olduğu Cumhur İttifakı beni çok heyecanlandırdı. Bu ittifaktan benim kadar heyecan duyan AK Parti’li veya MHP’li varmıdır bilemem !

Ben Bu coğrafyanın kaderinin Türk  İslam ülküsünden , sentezinden doğacak bir yönetimle ancak güçlü bir Türkiye geleceğinin olacağını düşünüyorum.

‘’ Çağdaş bir İslam Türklüğü oluşturmalıyız ‘’ Ziya Gökalp ( Türkleşmek İslamlaşmak Muasırlaşmak )

Atatürk’ün fikir babam dediği Ziya Gökalp’in bu kitabını herkesin okumasını öneririm . Ben defalarca okudum.

Ziya Gökalp bu kitabında Güçlü bir Türkiye’nin ideolojik , sosyolojik ve felsefi anlamda nasıl bir altyapıya sahip olması gerektiğini çok güzel anlatıyor.

Bu kitabı okuduğumda Atatürk’ün neden fikir babam dediğini çok daha iyi anladım.

15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından yaşanan  Rusya- Ukrayna savaşı ve Corona Virüs salgını tüm dünyada tedarik zincirlerini kırarak dünya ekonomisine büyük hasarlara yol açtı.

Avrupa’da dahil olmak üzere tüm dünyada ekonomik sıkıntılar, enflasyon problemi artış gösterdi .

Bizde bütün bu olumsuzlukların üzerine belki de ülkemizin yaşadığı en büyük felaketlerden biri olabilecek 11 ilimizi aynı anda yıkan deprem felaketi ile karşı karşıya kaldık. Dünyada yaşanan tüm olumsuzluklar ülkemizi yeteri kadar olumsuz etkilemişken , tam da bu zamanda yaşanan bu üzücü ve yıkıcı felaket Türkiye’yi ekonomik ve ruhsal anlamda oldukça olumsuz etkiledi.

Tüm bu süreçlere rağmen Türkiye emin adımlarla koyduğu hedeflere doğru yürümeyi başardı. Türk halkı yaşanan her hadisede devletinin yanında oldu . Hükümete karşı dahi olsa insanlar, pandemi de deprem de tek yürek olmayı başardı.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen hükümet de bugüne kadar işi iyi götürdü.

Hatalar olmadı mı ?

Tabi ki oldu !

Mesela yerli yersiz, amacına uygun olmadan dağıtılan KGF kredileri bunlardan biriydi.

Sanayi ve ticareti hareketlendirmek için dağıtılan krediler hedefine ulaşmadı, yeterince özen gösterilmeden rastgele dağıtılan krediler ile yatırım yapması gereken kişiler, enflasyonist ortamdan faydalanarak arabalar, villalar alıp düşük faizli krediyi üretim yerine , finansal bir getiri haline dönüştürdüler. KGF kredisi alıp , kur korumalı kredilere girdiler ve  aldıkları paranın üstüne faizle para kazandılar. Bütün bunlar üretimde , sanayide verimliliği artırması gerekirken , enflasyon canavarının büyümesini sağladı.

Mesela EYT denilen bir bela Türk Milletinin başına kaldı ! 40 yaşında emeklilerin olduğu bir ülkede bu yükle yaşamak zorunda kaldık ve bu yük her geçen gün artarak devam edecek !

Mesela pandemi öncesi sağlık alanında yapılan çok büyük işler bir anda çöpe gitti. Hastanelerde yoğunluklar arttı, ilaca ulaşamaz olduk. Çok iyi giden sağlık sisteminde ne oldu nasıl bu hale geldi sorgulanmadı , bir çare üretilmedi.

Peki tüm bunları neden anlatıyorum .Yukarıda da bahsettiğim gibi Ak Parti kurulduğu günden bugüne hep destekledim , MHP kökenli bir ideolojim olduğu için AK Parti , MHP ittifakından sonra bu desteğim   ve heyecanım daha da arttı.

‘’ Çağdaş bir İslam Türklüğü oluşturmalıyız ‘’ Ziya Gökalp ( Türkleşmek İslamlaşmak Muasırlaşmak )

Ziya Gölkap’in savunduğu bu teze inanmış bir birey olarak Cumhur İttifakı’nın tamda bu işin adresi ve Güçlü Türkiye’nin geleceği olduğunu düşünüyorum.

Benim gibi milyonlarca insan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve sonrasında kurulan Cumhur İttifakı’na hep güvendi , hep destek oldu.

Evet zor günler yaşadık .

Ama Türk’ün , Anadolu’nun , Müslüman’ın hayatı ne zaman kolay oldu ki !

Şimdi halkın morale ihtiyacı var !

Ekonominin morale ihtiyacı var !

Geçtiğimiz günlerde Borsa’dan vergi almak için bir adım atılmaya çalışıldı ve hemen vazgeçildi.

Ya Allah Aşkına bu kadar ekonomi bilgimle bunun ne tür olumsuzluklara yol açacağını be görüyorken bu ekonomiyi yönetenler nasıl görmez !

Bunun söylentisi dahi Türkiye ekonomisi açısından  büyük bir hata !

Bu kadar dış kaynağa , yabancı yatırımcıya ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde , bu nasıl bir anlayıştır !

İşin özü, kemer sıkma, vergiler vs. bir yere kadar , ne yapılacaksa vatandaşın rızası ile yapılmalı.

Yılladır vatandaşın güvendiği , destek verdiği , inandığı değerlere zarar vermeden , vatandaşın inancını kırmadan ne yapılacaksa yapılsın.

Vatandaşın Türk- İslam bilincini yanlış atılan ekonomik adımlarla kırmayın !

Vatandaşın da Türk Ekonomi’sinin de MORALE ihtiyacı var !

MORAL DEMİŞKEN MİLLİ TAKIM !!!

Bu kadar morale ihtiyaç duyduğumuz günlerde , tüm Türkiye’nin ortak sevinci milli takımda neler oluyor !

Kim yönetiyor bu milli takımı !

Bu takım Türkiye’nin hepimizin takımı değil mi ?

Portekiz milli takımı Ronaldo’yu bu yaşına rağmen yedek başlatsa Portekiz’de neler olur bir düşünün!

Dünya yıldızı olmuş , tüm dünyanın gözü üzerinde olan Arda Güler gibi bir futbolcuyu yedek bırakıp , 2 tane yiyip tribünden baskı ile oyuna sokan zihniyet nasıl bir zihniyettir ve neyin peşindedir!

Milli takımımızın derin ve çok başarılı oyuncular sahip bir kadrosu var , dünyanın dört yanında büyük takımlarda oynayan Türk futbolcular var . Turnuvaya ve takımlara baktığınız zaman bu kadro derinliği ile finalleri görmesi gereken bir milli takım bu halde olamaz !

Portekiz’e yenilmek mevzu değil , saçma sapan bir kadro ile maça çıkıp , şaşkın ördek gibi bir Türkiye Milli takımı görüntüsü vermek üzücü olan.

Türkiye’nin morale ihtiyacı olduğu bu günlerde Milli Takımımızın başarısı kadar moral olabilecek başka bir şey olduğunu düşünmüyorum.

Hal böyleyken böyle bir yönetimi Milli Takımıza yakıştırmıyorum , Türkiye şampiyon dahi olsa bu Portekiz maçının kadrosu ve sorumluları araştırılmalı .

İnşallah akıllı bir idare ile Milli Takımımız bu turnuvada başarılı olacaktır.