Çoğu zaman bu iki kelimeyi analiz etmeye çalışırım. Çünkü bazen tutkular aşırılığa katığında ya fazlalıktan rahatsızlık, ya da zarar verici olaylardan oluşuyor.

Fanatiklik, aşırı bağlanma, olmazsa olmaz düşünce yapıları ve son yıllarda ülkemizde maalesef ki oldukça fazla görünen kadın cinayetleri.

‘’Ya benimsin, ya da toprağın’’ denilerek imkansızı arayan tutkulu ve bağımlı insanların yanlış eylemleri de hep bu yüzden gerçekleşiyor.

 Tutku kısmen coşkuyla ilgilidir ve coşku bulaşıcıdır. Kim olduğumuz ve ne yaptığımız konusunda heyecanlıysak, diğer insanlar da heyecanlanacaktır ve bizi dinleyeceklerdir. Sonrasında da bizim kadar coşkulu olmaları gerektiğini düşünmeye başlayacaklardır.

Tutku aynı zamanda ikna edicidir çünkü tutku eksikliği inanılmaz derecede ikna edici olmayabilir, "Tutkulu değilim" kelimeleri, "umursamıyorum" demenin başka bir yoludur. Tutku bulaşıcıdır ve insanların bize "evet" demesini sağlar. Tutku eksikliği de aynı şekilde bulaşıcıdır ve insanlara "hayır" demeleri için ilham verebilir.

Tutkunun bu kadar ikna edici olmasının bir diğer nedeni de %100 güvenilir olmasa da son derece güvenilir bir mükemmellik işareti olmasıdır. Bir şeyi seven insanlar genellikle o konuda iyi olma eğilimindedir veya o konu hakkında çok şey bilirler.

Hayatta başımıza gelen güzel arzuları takip ettiğimizde gerçekleşen şeylere bakın.

Daha fazla enerjiye sahip oluyoruz, daha fazla ilham alıyoruz ve işimizde daha yaratıcı oluyoruz. Hatta başkalarını daha iyi sevebilen daha iyi insanlar oluruz çünkü enerjimiz yükselmiştir.

Tutku, motivasyondan çok daha büyüktür.

Bazıları için en acil arzular ve belki de motivasyonlar aslında hayatlarının merkezinde yer alan sorunlarla ilgilidir.

Bazen bu dinamik o kadar ince olabilir ki farkına bile varmayız. Gerçek tutkular, yani en derin arzularınız, istekleriniz ve değerleriniz, koşullardan kaynaklanmaz, içinizdeki daha derin ve daha temel bir şeyden gelir. Bunlar kendinize ve çevrenizdekilere verdiğiniz armağanlardır, açık ve kapsayıcıdırlar. Dar ve sabit fikirli değillerdir, diğer her şeyi dışlayarak belirli bir hedefe ulaşmaya kararlı değillerdir. Sadece dünyada 'yapmak' istediğiniz şeyin değil, aynı zamanda nasıl 'olmak' istediğinizin de büyük resmini içerirler. Bunlar sizin benzersiz bir insan olduğunuzun ifadesidir.

Motivasyonlar, koşullardan kaynaklanan arzulardır ve hepsi sonuçlarla ilgilidir. İşe gidebilmek için toplu taşım araçlarına veya servise yetişmek, yarın yapacağınız bir sunumda giyeceğiniz bir gömleği ütülemek, bu akşam taraftarı olduğunuz takımın derbi maçını izlemek, işten atılmamak için fazla mesai yapmak, kırışıklık önleyici krem kullanmak veya akşam katılacağınız güzel bir yemek ortamını düşünerek o saatlerin gelmesini beklemek tutku ile birleşen ve motivasyon tarafı da ağır basan düşünce ve isteklerdir.

Motivasyonlar genellikle mantıklı, hedef odaklı ve dışsal etkenlere dayalı olma eğilimindedir. Öte yandan tutkular, daha çok sezgisel, içsel bir dürtüdür ve bu nedenle daha kalıcıdır. Motivasyonlar daha çok kafa ile ilgilidir. Tutkular ise tüm kişi ile ilgilidir.

Güzel şeylere tutkulu olmak, motivasyonunuzu kıracak duyguları ertelemek veya yok etmek düşüncelerimizle sağlıklı yaşama doğru hareket edebilmeyi umut ederek huzurlu günler dileklerimle,

Kalın sağlıcakla,