Yaşam, bazen tüm gücüyle size darbe vurur. Öyle bir durum oluşur ki, her şeyin darmadağın olduğunu düşünür ve belki de tüm hayatınız boyunca yaptığınız uğraşılardan vazgeçebilirsiniz.
Hepimizin bildiği gibi yaşamımızın kendine has zorlukları vardır. Aslında, hayatta karşılaştığınız tüm farklı duygular ve sorunlarla başa çıkmak çoğu zaman zordur, bu yüzden tam olarak neyin bir değişiklik yapmaya değer olduğunu fark etmeniz sizin için çok önemlidir.
Yazıma başlarken tüm uğraşılarımı göz önüne getirdiğimde nelerle karşılaştığımı ve ne zaman düştüğümü hatırlamaya çalıştım.
Öyle anlarımız olmuştur ki bazen hiçbir şeyin düzelmeyeceği ve tamamen yok olduğunu düşünebilmekteyiz.
Coğrafyası ve jeo stratejik durumu zor olan bir bölgede yaşamaya çalışıyoruz. Ülkemiz gelişmiş bir batı ülkesi seviyesinde olmadığı gibi, ekonomimiz her zaman bizi düşündüren ve çoğu zaman vazgeçmemizi gerektirebilecek nedenler ile dolu görünüyor. Hiçbir dönem değişmeyen bu olguyu da mevcut sistem devam ettirmeye çalışıyor.
O zaman mevcut durumu kabul ederek bazı şeylere devam etmememiz gerekiyor.
Bir şeyi kaybetmek, her şeyi kaybetmek demek değildir. Ama kırılganlığımız arttıkça buna inanırız.
Üstelik, bazı insanlar doğrudan özgüvenimizi hedef alır. Narsist manipülatörlerin ilk hedefi, kişinin sahip olduklarını unutturmaktır.
Her küçümseyici söylemin, alayın, eleştirinin, suçlamanın, tehdidin arkasında hareketsiz kılmak için “senin hiçbir gücün yok” mesajı yatar ve bu mesajı bize kabul ettirmek için adeta bir vampir gibi çalışan bir sistem devreye girer.
“Kalbin kırık olabilir, öfkeden delirebilirsin, ikisini de aynı anda yaşayabilirsin Bazen arabanın içinde ya da bir uçurumun kenarında deliler gibi çığlık atabilirsin, radyonun sesini sonuna kadar açıp haykırarak müziğe eşlik edebilir, adeta içinde biriken ödemi atmaya çalışabilirsin.
Ama yarın kalkıp sevdiğin saksıdaki çiçekleri sulayabilir, gerektiğinde üzgün olduğunu bildiğiniz birini arayabilir, yola devam etmek için neye ihtiyacın varsa onu kontrol edebilirsin.
Mevlana’nın çok güzel bir sözünü hatırlıyorum.
‘’ Sanma ki dert sadece sende var. Sendeki derdi nimet sayanlar da var’’
Mücadele etmeye değer her şey için mücadele etmek bizleri ayakta tutan en önemli güçtür.
Mutlu Olmak İçin Mücadele Edin , çünkü mutluluğu bulmak her zaman kolay değildir, ancak bulduğunuzda değer verilmesi gereken bir şeydir. Hayatınızdaki yerinizden veya işlerin gidişatından mutsuzsanız ve sadece bir kez mutlu olmak istiyorsanız, bunun için savaşın.
Sevgi için mücadele edin. Bu dünyada gerçekten bizimle ilgilenen insanlar olduğunu kabul etmeliyiz. İster kendinizi, ister bağ kurduğunuz birini sevmek için mücadele edin; sevmek uğruna mücadele etmek bizi düşündüğümüzden daha cesur kılabilir ve daha önce unutulmuş olabilecek kendimize ait parçaları ortaya çıkarabilir.
Değişim İçin Mücadele edin ki, değiştirmek kolay hale gelsin.
İhtiyaçlarınıza daha iyi uyması için değiştirilmesi gereken şeyler varsa, onlar için savaşın. Bir kez yapmaya karar verdiğinizde bazı değişiklikler yapmaya başlamak için asla geç değildir.
Hayatınızdaki Hayalleriniz ve Hedefleriniz İçin Mücadele Edin.
Hayatımızda önemli olan şeylerden, örneğin kişisel hırslarımızdan veya hayat hedeflerimizden dikkatimizin dağılması çok kolay olabilir. Gerçekten bizim için önemli olan şeyleri yaptığımızdan emin olmak için mücadele etmek asla kötü bir fikir değildir. Hayat kendimize bir şans vermemek için çok kısa. Atılım yapın, dişinizi sıkın ve hemen üzerine gidin.
İlk başta imkânsız görünse bile, bir şey için sonuna kadar mücadele etmeme kararınızdan asla pişman olmamalısınız. Her zaman sadece konfor alanınızda oturup işlerin sizin için kolayca gerçekleşmesine izin vermeyin, kendinizi ortaya koyun ve harekete geçin!
İnançlarınız İçin Savaşın. İnandığınız şey için savaşmalısınız. Bir şeyin doğru olduğunu düşünüyorsanız, yapın! Yol boyunca işler zorlaşsa bile, bu dünyada olacak değişim olun. Kendinizi ortaya koymaktan ve bir fark yaratmaktan korkmamalısınız.
Her insanın kendisi için yaratmak istediği bir geleceği vardır, ancak kişisel hedeflerine ulaşmak için yapılması gereken fedakarlıklar vardır. Örneğin, doğayla uyum içinde dünyayı gezmek ve yeni kültürler deneyimlemek isteyebilirsiniz; ancak bu sizin hayallerinizden biriyse, korkularınız tarafından geri çekilmemeli ve bunu gerçekleştirmek için mücadele etmelisiniz.
Benim tabirimle, bazen vitesi boşa atın, bırakın o mücadeleye başlama noktası karşınıza gelsin.
Her şey darmadağın olduğunda, bizi isyan ettiren de, umut veren de sevgimizdir.
Ve sevdiğimiz her şey, mücadele etmeye değer.
Kalın sağlıcakla,
Sinan Bayraktar
