Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yaklaşan toplantıları öncesinde, çalışma hayatına dair sert bir eleştiri gündeme geldi. Yapılan açıklamada, yıllardır sürdürülen komisyon görüşmelerinin işçi lehine bir sonuç doğurmadığı vurgulandı ve bu sürecin artık bir “göz boyama tiyatrosuna” dönüştüğü ifade edildi.
Türk-İş ve Hak-İş Genel Başkanları Ergün Atalay ile Mahmut Arslan’ın komisyon toplantılarına katılmama kararı da bu açıklamada destek gördü. “Bugüne kadar işçi yararına hiçbir gerçek işlevi olmayan bu komisyonda bulunmamak, son derece yerinde ve haklı bir tutumdur,” denilerek, sendika liderlerinin kararı olumlandı.
“Asgari Ücret ve Zamlar, Enflasyon Karşısında Hükümsüz”
Yapılan değerlendirmelerde, asgari ücret ve kamu sözleşmeleriyle belirlenen zam oranlarının yüksek enflasyon nedeniyle kısa sürede anlamını yitirdiği belirtildi. Açıklamada, hükümetin “beklenen enflasyon” gibi gerçeklikten kopuk hesaplamalarla hareket ettiği, yapılan sözleşmelerin daha en baştan işçiyi ve memuru mağdur ettiği savunuldu.
Geçtiğimiz aylarda yapılan kamu işçileri ve kamu çalışanları sözleşmelerine dikkat çekilerek, bu durumun somut örnekler sunduğu ifade edildi. Açıklamada ayrıca, “Bu sistem doğası gereği emekçileri yoksullaştırmaya dayalıdır,” denilerek, mevcut ekonomik modelin temelinde yapısal bir adaletsizlik olduğu ileri sürüldü.
“Çözüm Emekçilerin Siyasette Söz Sahibi Olmasıdır”
Ekonomik bağımlılığa ve borç temelli politikalara karşı da eleştiriler yöneltilen açıklamada, Türkiye’nin elindeki potansiyele vurgu yapıldı. Türkiye'nin batı bankalarında yatan 500 milyar dolarlık varlıklarına ve yurt içi bankalarda bulunan 500 milyar değerinde külçe altına dikkat çekilerek, bu kaynakların üretim ekonomisine aktarılabileceği ifade edildi.
Mevcut siyasi iradenin bu yönde bir adım atmadığı belirtilirken, çözümün "üretenlerin milli hükümeti" olduğu vurgulandı. Emekçilerin ve üretici kesimlerin sadece ekonomik değil, siyasi karar süreçlerinde de söz sahibi olması gerektiği savunuldu.
Vatan Partisi'nin yayımladığı açıklamada, “Emekçi hareketinin önündeki tek gerçek çıkış yolu siyasete müdahale etmek, üretenlerin milli hükümetinin oluşumuna güç vermektir. Vatan Partisi bu görevi üstlenmeye hazırdır,” ifadelerine yer verildi.
