Önyargıları parçalamak, atomu parçalamaktan zordur, demiş Albert Einstein

Başlangıç sorusunu biraz daha açalım

Önyargı insanları nasıl etkiler?

Çalışmaların büyük çoğunluğu, kişinin kendi beyan ettiği ayrımcılık deneyiminin olumsuz bir etkiye sahip olduğunu, psikolojik sıkıntıya, psikolojik iyilik halinin azalmasına, öz saygının düşmesine, ruh sağlığının bozulmasına ve hatta tanımlanabilir psikiyatrik bozukluklara yol açtığını söylemektedir.

Yerleşik ve çok kalıcı olması durumunda hepimizde yaptığı hasarlar büyük olmaktadır. Çünkü bilim insanları önyargıları zihnin at gözlüğü olarak yorumlamaktadır.

Malum at gözlüğü denilen nesnenin görüşleri nasıl kapattığını hepimiz bilmekteyiz.

Toplumumuzda çok yaygın olan önyargılar yüzünden birçok alanda yanlışları devam ettirmekteyiz. Aslında tam anlamıyla önyargı bir risk demektir. Adına önyargı riski dediğimiz bu olayda Önyargı ya da basitçe cehalet, okulda, işte, ticarette ve diğer hizmetlerde, hatta insanların yaşadığı yerde izolasyona, savunmasızlığa, dezavantaja ve ayrımcılığa yol açabilmektedir.

O zaman bir soru daha soralım. Önyargı ne zaman tehlikeli hale gelir?

Önyargı genellikle olumsuzdur. Belirli insanlara karşı davranış biçimimizi ve onlardan beklentilerimizi etkileyebilir. Bu çok tehlikeli olabilir. Önyargı, büyük ölçekte yayılırsa tehlikeli hale gelebilir. Örneğin gazete, televizyon veya radyo gibi medyada ya da özellikle sosyal medyada. Belirli bir grup hakkında olumsuz şeyler tekrar tekrar tekrarlanırsa, o zaman dikkatli olmalıyız. Özellikle kimse bu fikirlere karşı çıkmazsa, giderek daha fazla insan önyargıya inanmaya başlayabiliriz. Bir toplumda yaygın olan olumsuz önyargılar gruplar arasında gerginliğe neden olabilir ya da insan gruplarının, örneğin geçmişleri, ten renkleri veya dinleri temelinde ayrımcılığa uğramasına veya eşitsiz muamele görmesine neden olabilir. Buna ayrımcılık denir.

Belirli bir grubun üyelerine (genellikle azınlık) sıklıkla ait olmadıkları bir alanda yer aldıkları söylenirse, olumlu bir öz imaj sürdürmekte zorluk çekebilirler. Bazılarının topluma sırt çevirme ihtimali oldukça yüksektir. Tarih bize önyargının 'güç sahipleri' tarafından yayıldığında neler olabileceğini öğretmiştir. Örneğin, politikacılar bunu oy kazanmak için kullandığında ya da bir siyasi otoriteler önyargı temelinde belirli bir gruba karşı önlemler aldığında tehlike boyutları artacaktır. İşte o zaman insanlar dışlanır ve zulüm görür ve işte o zaman önyargı son derece tehlikeli hale gelir. Son günlerde ABD’ de oluşmaya başlayan yeni bir önyargı sendromu maalesef ki Başkanlık tarafından pompalanmakta ve göçmenlere karşı ayrımcılığa dönüşmeye başlamıştır.

Doğal olarak herkes önyargılıdır. Siz de dahil!