Bu yaz, Dünya’nın kendi ekseni etrafında dönüş hızı arttı ve bazı günlerin süresi 24 saatten biraz daha kısa oldu.
10 TEMMUZ YILIN EN KISA GÜNÜ
Uluslararası Dünya Dönüşü ve Referans Sistemleri Servisi ile ABD Deniz Gözlemevi verilerine göre, 10 Temmuz yılın en kısa günü olarak kayda geçti. O gün, diğer günlere göre tam 1.36 milisaniye daha kısa sürdü. 22 Temmuz ve 5 Ağustos’ta da benzer şekilde günlerin sırasıyla 1.34 ve 1.25 milisaniye daha kısa olacağı öngörülüyor.
GÜNLÜK YAŞAMDA FARKEDİLMESE DE
Bir gün, Dünya’nın kendi ekseni etrafında tam dönüşünü tamamlaması için geçen süre olarak yaklaşık 86 bin 400 saniye, yani 24 saat kabul edilir. Ancak pratikte bu süre Ay’ın çekim etkisi, atmosferdeki mevsimsel değişiklikler ve Dünya’nın sıvı çekirdeğindeki hareketler nedeniyle hafif farklılıklar gösterir. Bu küçük zaman farkları, günlük yaşamda hissedilmezken, bilgisayar sistemleri, uydular ve iletişim altyapısı için kritik öneme sahiptir. Bu nedenle zaman, atom saatleri ile çok hassas şekilde ölçülür ve Uluslararası Eşgüdümlü Evrensel Zaman (UTC) sistemi ile uyumlu tutulur.
1972 YILINDAN BERİ DÜNYA YAVAŞ DÖNÜYORDU
Dünya’nın dönüş hızındaki artış, bilim insanları tarafından yakından izleniyor. California Üniversitesi Scripps Oşinografi Enstitüsü’nden jeofizikçi Prof. Duncan Agnew, son yıllarda daha hızlı günlere doğru bir eğilim olduğunu ve bunun iniş çıkışlar gösterdiğini belirtti. 5 Temmuz 2024’te ölçülen en kısa gün ise 24 saatten 1.66 milisaniye daha kısaydı. 1972’den beri Dünya’nın dönüşündeki yavaşlama nedeniyle UTC’ye toplamda 27 artık saniye eklendi. Ancak bu artışlar son yıllarda durmuş durumda. 2022’de yapılan uluslararası bir toplantıda artık saniye uygulamasının 2035’e kadar kaldırılması kararı alındı. Ancak uzmanlar, Dünya’nın dönüş hızı daha da artarsa, tarihte ilk kez negatif artık saniye yani bir saniyenin çıkarılması gerekebileceği uyarısını yapıyor.
ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Dünya’nın hızlanmasının temel nedenleri arasında Ay’ın konumu, gelgitler, atmosferdeki jet akımları ve Dünya’nın sıvı çekirdeğindeki hareketler bulunuyor. Yaz aylarında atmosferik koşullar gezegenin daha hızlı dönmesine yol açabiliyor. Öte yandan, iklim değişikliğinin neden olduğu buzulların erimesi, Dünya’nın dönüşünü yavaşlatan bir etki yaratıyor. NASA verilerine göre eriyen buzullar, deniz seviyesindeki yükselmenin önemli bir kısmını oluşturuyor ve bu durum uzun vadede dönüş hızını etkilemeye devam edecek.
Uzmanlar, Dünya’nın dönüş hızındaki bu dalgalanmaların zaman tutma sistemlerinde zorluklara yol açabileceğine dikkat çekiyor. Negatif artık saniyenin uygulanması halinde, finans, iletişim ve enerji altyapılarında karmaşık sorunlar yaşanabileceği öngörülüyor. Bu durumun Y2K sorununa benzer büyüklükte bir teknoloji krizine neden olabileceği belirtiliyor.