Kocaeli’de “Gazze’ye Açılan Kapı Küçükkefenler Sergisi”: Sessiz Çığlıklar

Kocaeli’de açılan “Gazze’ye Açılan Kapı Küçükkefenler Sergisi”, savaşın gölgesinde hayatta kalmaya çalışan Gazzelilerin yaşadığı dramı gözler önüne seriyor. İzmit Yürüyüş Yolu’nda kurulan sergi alanı, sanal gerçeklik deneyimi ve canlı bağlantılarla ziyaretçileri adeta Gazze’nin enkazlarına taşıyor. Minik kefenler, oyuncaklar ve çocuk fotoğrafları ise savaşın en ağır yükünü taşıyan küçük bedenlerin sessiz çığlığını hatırlatıyor.

Kocaeli Izmit Gazze Sergisi Canli Baglanti.jpg

Gazze’nin Yıkımı Sanal Gerçeklikte Birebir Hissediliyor

Sergiye adım atanları ilk olarak derin bir sessizlik karşılıyor. Ardından LED ekranlarda beliriveren görüntüler, Gazze’nin enkazları arasında geçen hayatlardan kısa ama çarpıcı kesitler sunuyor. Sanal gerçeklik (VR) gözlükleriyle ziyaretçiler, kendilerini birkaç saniye içinde Gazze’nin yıkılmış mahallelerinde buluyor. Molozlar, siren sesleri, yaralı çocuklar ve çaresizlik; birkaç dakikalığına bile olsa Gazzeli olmanın ne demek olduğunu hissettiriyor.

Bu deneyim sadece bir teknoloji gösterisi değil; ziyaretçilere, haber bültenlerinde gördüklerinin ötesinde bir gerçekliği doğrudan yaşama fırsatı sunuyor. Sergi, izleyiciye sadece bilgi vermiyor; aynı zamanda derin bir empati kurduruyor.

Gazze Sanal Gerceklik Sergisi Kocaeli.jpg

Canlı Bağlantılarla Gazze’den Güncel Bilgiler

Sergi alanında yer alan büyük LED ekranlar sayesinde, Gazze’deki yardım ekipleriyle doğrudan canlı bağlantılar kuruluyor. Ziyaretçiler, aşevlerinde yemek dağıtan gönüllülerden, yaralıları tedavi etmeye çalışan sağlık çalışanlarına kadar birçok kişiden bölgedeki son durumu dinleme şansı buluyor.

Bu bağlantılar, savaşın boyutunu yalnızca rakamlarla değil, gerçek insan hikâyeleriyle aktarıyor. Yardım faaliyetlerinin sürdüğü, eğitim ve sağlık desteğinin mümkün kılınmaya çalışıldığı bir ortamda yaşanan mücadele, ekranlara birebir yansıtılıyor.

Gazze Kucukkefenler Sergisi Kocaeli.jpg

Minik Kefenler, Oyuncaklar ve Bebek Fotoğrafları

Sergi adını, savaşın en savunmasız kurbanlarına; çocuklara ithaf ediyor. Alanda yer alan küçük kefenler, üstlerine yerleştirilen oyuncaklar ve siyah beyaz bebek fotoğrafları, ziyaretçileri en çok sarsan bölümlerden biri. Henüz konuşamadan susturulan, hayalini kurduğu okula hiç gidemeyen, daha "anne" bile diyemeden yaşamını yitiren çocukların sessiz varlığı, kelimelerden çok daha fazlasını anlatıyor.

Ziyaretçilerin büyük bir kısmı bu bölümü gözyaşlarıyla geçiyor. Savaşın, çocukların yaşam hakkını ellerinden almasının ötesinde, geleceklerini de yok ettiği gerçeği, serginin bu bölümünde açıkça ortaya çıkıyor.

“Gazze’ye Açılan Kapı” ve Yardım Faaliyetleri

Serginin bir diğer amacı da, Türkiye’den Gazze’ye ulaştırılan yardım çalışmalarını tanıtmak. Gıda dağıtımı, sağlık hizmetleri ve eğitim desteği gibi konularda yürütülen faaliyetler, hem görseller hem de video anlatımlarla ziyaretçilere sunuluyor.

Sergiyi organize eden dernek yetkilisi, “Biz burada sadece bir sergi yapmıyoruz. Gazze’de olup biteni unutturmamak, yaşanan soykırımı göstermek istiyoruz. Bu fotoğraflarda gördüğünüz bebeklerin çoğunun ismi bile yok. Onlar anne demeye bile fırsat bulamadan susturuldu” diyerek serginin amacını özetliyor.

“Filistin’in Yanındayız”

Sergiyi ziyaret eden vatandaşlar da duygularını dile getiriyor. Gözyaşlarını tutamayan bir ziyaretçi, “Bütün var gücüyle Türk halkı gerek manevi gerek maddi olarak Filistin’in yanında olmuştur, olmaya da devam edecektir. Biz ümmet olarak, Müslüman olarak Filistin’in yanındayız. Filistin’le beraberiz” diyerek duygularını ifade etti.

Sergi, yalnızca bir sergi değil; vicdani bir çağrı. Sessizce gelip izleyen, VR gözlüklerle Gazze’nin sokaklarını adımlayan her ziyaretçi, oradan biraz daha ağır bir kalple ayrılıyor.

Kaynak: iHA