Gündem

Türkiye, Savunma Sanayii Hedefine Emin Adımlarla Yürüyor

Savunma sanayisinde yerlilik oranı artarken, sürdürülebilirlik ve ihracat vizyonu da güçleniyor. Ege firmaları yeni fırsatlar için sahneye çıkıyor.

Abone Ol

İzmir’de bu yıl dördüncüsü düzenlenen Yatırım Zirvesi, "Savunma Sanayi ve Havacılık" temasıyla önemli açıklamalara sahne oldu. Zirvenin dikkat çeken konuşmalarından biri, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı Sanayileşme Daire Başkanı Murat Çizgel’e aitti. Çizgel, Türkiye’nin savunma sanayisinde tam bağımsızlık hedefine doğru emin adımlarla ilerlediğini belirtti. Ancak sadece mevcut tabloyla yetinilmediğini, yerli ve milli savunma sanayisinin sürdürülebilirliğini sağlamanın yeni hedef olarak belirlendiğini ifade etti.

Çizgel’in vurguladığı bir diğer önemli konu ise Kıbrıs Barış Harekatı’ndan bu yana izlenen politikaların meyvesini vermeye başlaması. Bugün, birçok kritik sistemin yerlileştirildiğini ve yerlileştirme programlarının kararlılıkla sürdürüldüğünü belirten Çizgel, Ege Bölgesi’ndeki firmaların da bu süreçte daha etkin rol alacağını söyledi.

Kritik Teknolojilerde Yerli Üretim Hedefi

Murat Çizgel, Türkiye’nin savunma sanayisinde geldiği noktayı “gurur verici” olarak nitelendirirken, bu başarıyı sürdürülebilir kılmanın önemine dikkat çekti. Savunma sanayisindeki yerlileştirme oranının artması sadece teknolojik değil, aynı zamanda stratejik bağımsızlık açısından da büyük önem taşıyor.

"Yerlileştiremediğimiz ürünlerde de programlar başlattık," diyen Çizgel, savunma ekosisteminin ülke genelindeki sanayicilerle daha da genişletileceğini belirtti. Bu sayede yerli firmalara yeni ihracat kapıları aralanması ve dışa bağımlılığın azaltılması hedefleniyor.

Ayrıca, savunma sanayisinin ihracat potansiyelini artırmak ve AB gibi büyük pazarlarla daha entegre bir yapı kurmak için Brüksel ile temasların sürdüğünü söyledi.

Türkiye, Dünyanın 11. Büyük Savunma İhracatçısı

Zirvede konuşan bir diğer isim, Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği (SASAD) Başkanı ve Kale Grubu Başkan Vekili Osman Okyay oldu. Türkiye'nin savunma sanayisinde geldiği noktanın dünya çapında dikkat çekici olduğunu belirten Okyay, “Geçen yıl 7,2 milyar dolarlık ihracat yaptık, bu yıl 10 milyar doları hedefliyoruz,” dedi.

Okyay’a göre Avrupa ülkeleri, Ukrayna-Rusya savaşı sonrası savunma alanında yeniden yapılanma sürecine girerken, Türkiye burada stratejik bir ortak olarak öne çıkıyor. Brüksel ile sürdürülen görüşmelerin temel amacı, Türk savunma sanayisini Avrupa sistemine daha entegre hale getirmek.

Ege Bölgesi’ndeki firmaların, bu alanda hem üretim hem de teknoloji geliştirme açısından ciddi bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Okyay, yeni yatırımcıları savunma ve havacılık sektörüne davet etti.

Ege, Yeni Sanayi Modelinin Öncüsü Olabilir

ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, küresel ölçekte savunma harcamalarının rekor seviyeye ulaştığını belirterek, İzmir ve Ege Bölgesi’nin bu büyüyen sektörde güçlü bir aktör olabileceğini ifade etti.

AB’nin 150 milyar avroluk savunma planı ve NATO’nun 2035 yılına kadar artan savunma bütçesi kararları, Türkiye için hem bir fırsat hem de yeni bir yön haritası sunuyor. Zorlu, bu kapsamda ESİAD olarak iş dünyasını bu dönüşümün bir parçası olmaya davet etti.

Zirvede konuşan ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Bülent Akgerman ise ekonomik istikrar ve güvenliğin birbiriyle doğrudan ilişkili olduğunu belirtti. Savunma sanayisinin, yüksek katma değerli üretim ve inovasyon açısından da Türkiye’ye büyük bir zemin sunduğunu söyledi.

Zirveye Geniş Katılım, Yoğun İlgi

Zirvede ASELSAN, Roketsan, TUSAŞ gibi sektör devlerinin yanı sıra HMS Makina, Kale Pratt & Whitney, MIILUX Türkiye gibi tedarikçi firmalar da yer aldı. Katılımcılar, yatırım fırsatları, halka arz, finansman yöntemleri ve işbirlikleri üzerine sunumlar gerçekleştirdi.

Savunma ve havacılık alanında büyümek isteyen firmalar için hem bilgi paylaşımı hem de iş birliği fırsatları sunan zirve, İzmir ve çevresindeki sanayi ekosistemi için yeni bir sayfa açabilecek nitelikteydi.