Kültür & Sanat

Türk sinemasının izleri Büyükçekmece’de konuşuldu: Hafızalara kazınan bir buluşma

Büyükçekmece’de düzenlenen söyleşide, Cengiz Özkarabekir ve Prof. Dr. Oğuz Makal Türk sinemasının tarihsel yolculuğu ve kentin kültürel hafızasını ele aldı.

Abone Ol

Büyükçekmece Atatürk Kültür Merkezi, Türk sinemasının köklü geçmişiyle Büyükçekmece’nin kültürel mekan hafızasını buluşturan özel bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. "Yücel’in Çiçekleri" ve "Merhaba Güzel Vatanım" gibi belgesel yapımlarıyla tanınan yönetmen Cengiz Özkarabekir ile akademisyen, sinema tarihçisi ve yazar Prof. Dr. Oğuz Makal, "Türk Sineması Tarihi ve Büyükçekmece’nin Mekan Hafızası" başlıklı söyleşide sinemaseverlerle buluştu.

Katılımın yoğun olduğu etkinlikte, sinemanın Türkiye’deki tarihsel gelişiminden toplumsal etkilerine, yerel mekanların sinema anlatısındaki rolünden görsel hafızaya uzanan zengin bir sohbet gerçekleştirildi.

Sinemanın hafızası, mekânın kimliğiyle buluştu

Yönetmen Cengiz Özkarabekir, sinemanın yalnızca bir sanat dalı değil, aynı zamanda toplumsal belleği şekillendiren güçlü bir anlatım dili olduğunu vurgularken, kendi yönetmenlik serüveninden kesitler sundu. Özkarabekir, özellikle belgesel sinemanın gerçeklikle kurduğu ilişki üzerinden sinemanın tanıklık işlevine dikkat çekti.

Prof. Dr. Oğuz Makal ise Türk sinemasını dönemsel dinamikleriyle değerlendirerek, sinemanın yalnızca büyük şehirlerde değil, yerel kimlikleri barındıran bölgelerde de nasıl bir etki yarattığını örneklerle anlattı. Makal, Büyükçekmece’nin kültürel dönüşümünün ve sinema ile olan ilişkisinin, bir kent belleği açısından önemli bir arşiv değeri taşıdığını ifade etti.

Sanata katkı sunanlara plaket takdimi

Program sonunda Büyükçekmece Belediyesi Koordinatörü H. Gürhan Ozanoğlu ve Kültür İşleri Müdürü Nazan Karagözoğlu, etkinliğe verdikleri katkılardan dolayı Cengiz Özkarabekir ve Prof. Dr. Oğuz Makal’a plaket takdim etti. Etkinlik, sanata ve sinemaya gönül vermiş katılımcıların ilgisiyle tamamlandı.

Bu özel söyleşi, hem Türk sinemasının geçmişine dair kolektif belleği tazelemek hem de Büyükçekmece’nin sanatsal kimliğini yeniden hatırlatmak açısından önemli bir kültürel buluşma oldu.