Antalya'nın Akseki ilçesine bağlı Sarıhacılar köyü, 800 yıla dayanan geçmişi ve özgün mimarisiyle, Toros Dağları’nın eteğinde adeta bir açık hava müzesi gibi yükseliyor. Betonarme yapıların yer almadığı köy, özellikle "düğmeli ev" olarak bilinen taş ve ahşap yapılarıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Tarihi dokusu korunan köyde, 600 yıllık geçmişe sahip ahşap işlemeleriyle dikkat çeken cami, Konya-Antalya arasında uzanan eski kervan yolları, restore edilen konaklar ve su sarnıçları gibi yapılar geçmişin izlerini günümüze taşıyor. 2007 yılında "Korunması Gerekli Kültür Varlığı" olarak tescillenen Sarıhacılar, 2001 yılında ise sit alanı ilan edilerek kültürel miras koruması altına alındı.

Antalya Doğal Yaşam Parkı’nda tedavi edilen Yılan Kartalı doğaya salındı
Antalya Doğal Yaşam Parkı’nda tedavi edilen Yılan Kartalı doğaya salındı
İçeriği Görüntüle

Toroslar'ın serin iklimi ve kırsal coğrafyası, düğmeli evlerin yapımında kullanılan taş ve ağaç malzemenin tercih edilmesinde belirleyici oldu. Bu evler, doğayla uyum içinde inşa edilirken, bölgenin geleneksel konut kültürünü de yaşatmaya devam ediyor. Ahşap oymacılığının en özel örneklerine sahip caminin minberi ve mihrabı ise tek parça ağaçtan ustalıkla yapılmış, bugüne kadar korunabilmiş önemli detaylar arasında yer alıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle sürdürülen restorasyon çalışmaları sayesinde, uzun yıllar terk edilmiş olan evler birer birer yeniden can bulmaya başladı. Şu anda hâlâ yıkık durumda olan bazı yapılar bulunsa da, köy genelinde yapılan iyileştirme çalışmaları köye olan ilgiyi ciddi şekilde artırdı.

Almanya, Hollanda, Belçika ve İngiltere gibi Avrupa ülkelerinden gelen ziyaretçilerin akınına uğrayan Sarıhacılar; tarihi göç yolu, 300-400 yıllık düğmeli evleri, sedir ve ardıç ormanları arasında sunduğu atmosferle bölgedeki alternatif turizmin gözdesi haline geldi.

Sarıhacılar Kültür ve Turizm Dayanışma Derneği İstanbul Şube Başkanı Mehmet Orhan Can, caminin mihrap ve minber gibi yapılarında tamamen el işçiliğinin kullanıldığını vurgulayarak, bu detayların yabancı turistler tarafından büyük ilgi gördüğünü söyledi. Dernek olarak 25 yıldır restorasyon faaliyetleri yürüttüklerini aktaran Can, devletin de katkısıyla köyün yeniden hayat bulduğunu ifade etti.

Köy muhtarı Mehmet Yıldırım ise Sarıhacılar’ın artık tam anlamıyla bir müze köy olduğunu belirtti. Düğmeli evlerin ve caminin restorasyonlarının tamamlandığını, tarihi hanın ise 8 yıl önce ayağa kaldırıldığını ifade eden Yıldırım, "Yıllarca terk edilen köyümüz bugün yeniden eski canlılığına kavuşuyor. Yaz aylarında nüfus artıyor, ziyaretçilerimizin sayısı ise her geçen gün katlanıyor" dedi.

Doğayla iç içe geçmiş taş ve ahşabın zarafetiyle şekillenen Sarıhacılar, sadece mimarisiyle değil; kültürü, tarihi ve geçmişle kurduğu bağ ile de Türkiye’nin korunması gereken kırsal miraslarından biri olmaya devam ediyor.

Kaynak: İHA