Türkiye, onlarca yıldır süren terörle mücadelede tarihi bir eşiği geride bırakmaya hazırlanıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin öncülüğünde yürütülen “Terörsüz Türkiye” süreci kapsamında, terör örgütü PKK’nın Türkiye topraklarından çekilme kararı alması, kamuoyunda “dönüm noktası” olarak değerlendiriliyor.

Deniz Bulutsuz kimdir? Ozan Güven ile aralarında ne oldu?
Deniz Bulutsuz kimdir? Ozan Güven ile aralarında ne oldu?
İçeriği Görüntüle

Süreç, yalnızca bir güvenlik meselesi değil; aynı zamanda toplumsal birlik, milli dayanışma ve demokrasi adına da umut verici bir gelişme olarak görülüyor.

Öcalan: “PKK ömrünü tamamladı, feshini gerekli görüyorum”

Sürecin fitilini, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta İmralı’dan gönderdiği mesaj ateşledi. DEM Parti İmralı heyeti tarafından kamuoyuyla paylaşılan açıklamada Öcalan, örgütün ideolojik ve yapısal olarak tükenmiş olduğunu vurgulayarak, “PKK anlam yoksunluğuna ve tekrara düşmüştür. Dolayısıyla ömrünü tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır” ifadelerini kullandı.

Bu çağrının ardından örgüt içindeki tartışmaların sonucunda, 5-7 Mayıs 2025 tarihlerinde gerçekleştirilen 12. Kongre’de PKK'nın Türkiye içindeki silahlı faaliyetlerini sonlandırma ve örgütsel yapıyı feshetme kararı alındı.

Süleymaniye’de sembolik silah bırakma töreni düzenlendi

Örgütün kongrede aldığı karar doğrultusunda, 11 Temmuz 2025 tarihinde Irak Kürt Bölgesel Yönetimi sınırları içinde bulunan Süleymaniye kırsalında bir “silah bırakma seremonisi” düzenlendi. Etkinlikte, örgüt mensupları sembolik olarak silahlarını yaktı. Görüntüler, ulusal ve uluslararası kamuoyuna “barış ve dönüşüm” mesajı olarak sunuldu.

TBMM’de “Milli Dayanışma ve Kardeşlik Komisyonu” kuruldu

Siyasi süreci desteklemek amacıyla TBMM’de tarihi bir adım daha atıldı. AK Parti, CHP, DEM Parti ve MHP’nin katılımıyla “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu” kuruldu. 5 Ağustos’ta çalışmalarına başlayan komisyon, hem yasal düzenlemeleri hem de bölgedeki toplumsal dönüşümü kapsayan kapsamlı bir yol haritası üzerinde çalışıyor.

İYİ Parti’nin süreç dışında kalmayı tercih ettiği belirtilirken, komisyonun özellikle güvenlik, haklar, toplumsal barış ve rehabilitasyon konularında karar alıcı rol üstleneceği ifade ediliyor.

Bölgesel gerilimler süreci zorladı

PKK’nın çekilme ve silah bırakma süreci, başta Suriye olmak üzere bölgedeki gelişmelerden doğrudan etkilendi. İsrail’in Suriye’deki hava operasyonları ve SDG’nin Türkiye karşıtı çıkışları, örgüt içindeki bazı unsurların geri çekilmesini geciktirdi. Ankara, bölgesel özerklik girişimlerine karşı askeri seçenekleri masada tuttuğunu açıkladı.

Öte yandan, Bahdinan ve Gara bölgelerinden Kandil’e yöneltilen çekilme hattı, sahadaki gazeteciler ve güvenlik kaynakları tarafından doğrulandı.

DEM Parti’den karışık mesajlar

Sürecin ilerlediği dönemde, DEM Parti yöneticilerinin bazı açıklamaları kamuoyunda rahatsızlık yarattı. Sırrı Sakık’ın “alçak polemiği” olarak anılan çıkışı, Gülistan Koçyiğit’in şehitlere yönelik ifadeleri ve bazı toplantılarda Öcalan’a övgü içeren söylemler, toplumsal uzlaşı havasını zedeleyen gelişmeler olarak kaydedildi.

Tüm bu açıklamalara rağmen DEM Parti heyetinin, 28 Ekim’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşeceği ve 30 Ekim’deki TBMM Komisyonu toplantısından önce İmralı’da yeni bir görüşme yapacağı belirtiliyor.

Yeni bir dönem başlıyor

PKK’nın Türkiye’den çekilme ve silah bırakma süreci, sadece bir güvenlik meselesi değil, aynı zamanda Türkiye’nin geleceğine dair yeni bir vizyonun adımı olarak görülüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde yürütülen süreç, toplumsal uzlaşı ve milli birlik adına önemli bir sınav niteliği taşıyor.

Tarihi açıklamalar, sembolik törenler ve siyasi irade sayesinde Türkiye, ilk kez bu kadar net bir şekilde “terörsüz gelecek” hedefine bu kadar yakın görünüyor.

Kaynak: Haber Merkezi