Tarım yaşamın devamı için önem arz etmektedir. Türkiye'nin topraklarının ne kadar bereketli olduğunu anlatmaya gerek yok. Ülkemiz her çeşit meyve, sebzenin ve tarım ürünlerinin yetiştirilebileceğe verimliliğe sahiptir. Ama topraklarımızı korumayı bilmiyoruz. Geleceğimizi hep birlikte yok ediyoruz. İklim değişiklikleri, küresel ısınmanın yanı sıra en büyük kötülüğü insanoğlu kendine yapıyor. Kendi topraklarını yok ediyor. Topraklarımızı korumak her geçen gün zorlaşıyor. Toplumda bu konuda farkındalık ve bilinç yok. Yeni tarım arazilerinin varlığından ve öneminden habersiz. Tarım arazilerinin önemi hakkında yeterinde bilgi verilmiyor. Maliyet artışları nedeniyle çiftçiler de tarım arazilerini artık ekmiyor. Boş bırakıyor. Zarar etmek istemiyor. Eskiden köye yerleşmek isteyen gençler vardı şimdi gençlerin hayali yurtdışına çıkmak oldu. Zaten gençlerimiz tamamen hazır gıda ile beslenmeye başladı. Meyve ve sebze tüketmiyor. Kahve ve hamburger gençliği yetişiyor. Özellikle kahve tüketimi artık çok arttı. Verimli topraklarımız olmasına rağmen ekilmediği için meyve ve sebze ithalatı yapılıyor. Gençlerin tarımla uğraşmak gibi bir düşüncesi yok. Üniversiteden mezun olur olmaz masa başı işlerde çalışmak istiyorlar. Tarım olmadan hayat olmaz. Sağlık olmaz. Tarım olmazsa hastalık başlar. Hastalıklar bağlı ölüm başlar. Geçmiş yıllarda var olan hastalıklar yeniden döner. Hastalıklardan korunmanın en önemli yolu bol miktarda sebze meyve ve tarım ürünlerini tüketmekten geçer. Bazen marketlerde sebze meyve ve tarım ürünlerinin ne kadar pahalı olduğundan şikayet ederiz. Ama ülkemizde yeterinde tarımsal ürün yetişmezse pahalılıkta kaçınılmaz olur. Bu nedenle vatandaşlar ve devlet el ele vererek tarımsal alanların daha çok ekilmesi için birlik olmalıyız. Dayanışma sağlamalıyız. Aksi takdirse çok yüksek fiyatlar nedeniyle yeterli şekilde tarım ürünü tüketemeyiz.