6 Mayıs’ta Kılavuz Mahallesi’ndeki evlerinde boğazları kesilerek öldürülen kardeşler Umutcan (22) ve milli sporcu Melisa (16) Şimşek’in davası Sivas’ta gündemdeki yerini koruyor. Olayın ardından güvenlik kameralarının takibiyle zanlı olarak yakalanan Hüseyin Sönmez (34) hakkında açılan davanın ikinci duruşması 1 Ekim’de yapıldı; sanığın “ev hapsi” ve “akıl hastanesinde yatma” talepleri duruşmada öne çıktı. Acılı anne Ayşegül Şimşek, 13 Ekim Pazartesi günü görülecek duruşma öncesi Sivas halkından adliye önünde destek beklediğini söyledi.
Olayın seyri ve soruşturmanın aşamaları
6 Mayıs günü Kılavuz Mahallesi 55. Sokak’ta meydana gelen olayda, anne Ayşegül Şimşek evine döndüğünde iki çocuğunu evde ağır biçimde yaralanmış ve yaşamını yitirmiş halde buldu. Olayın duyulmasının ardından polis ekipleri geniş çaplı bir inceleme başlattı; çevredeki kamera kayıtları ve adli deliller tek tek değerlendirildi. Yapılan teknik ve fiziki takip sonucunda, polislerin 25 saatlik kamera kaydını incelemesiyle zanlı olduğuna kanaat getirilen Hüseyin Sönmez, Ankara’da yakalandı. Savcılık ve kolluk, soruşturma sürecinde delillerin toplanması ve tanık beyanlarının alınması çalışmalarını sürdürdü. Dosyada kriminal incelemeler, olay yeri tespit raporları ve kamera kayıtları delil olarak mahkemeye sunulurken, adli süreç çerçevesinde soruşturma hâlen devam ediyor.
Duruşma süreci, sanığın talepleri ve mahkeme kararları
Sivas 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın seyri, kamuoyunun da yakından izlediği noktalar taşıyor. 1 Ekim’de gerçekleştirilen ikinci duruşmada, sanık Hüseyin Sönmez’in savunma ve talepleri duruşmaya damga vurdu; Sönmez’in “ev hapsi” talebi ile akıl sağlığı gerekçesiyle hastanede tedavi görme isteği mahkeme gündemine geldi. Mahkeme, savunma ile birlikte dosyadaki delilleri, kamera kayıtlarını ve adli raporları değerlendirerek süreci yürütüyor. Bu tür ağır ceza davalarında tutukluluk, adli raporlar, delillerin niteliği ve kamu güvenliği ön planda tutuluyor; hâkimlik, delillerin bütünlüğü ve yargılama güvenliği doğrultusunda karar aşamalarını işletiyor. Dosyada uzman raporları ve bilirkişi görüşleri de önem taşıyabilir; ileri tarihlerde yapılacak duruşmalarda adli tıp ve psikiyatri raporları mahkemeye sunulabilir.
Ailenin çağrısı, toplum desteği ve beklentiler
Olayın mağduru ailenin yaşadığı travma derin; anne Ayşegül Şimşek’in sözleri, hem kişisel acıyı hem de adalet beklentisini yansıtıyor. Şimşek, 13 Ekim Pazartesi günü görülecek duruşma öncesi Sivas halkından destek isteyerek “Mahkeme günü yalnız kalmak istemiyorum. Bu şahsın da gereken cezayı almasını istiyorum” dedi. Anne ayrıca olay günü komşuların sesleri duyup polise bildirmediğini, bunun da akılda soru işaretleri bıraktığını aktardı. Toplumda benzer vakaların takip edilmesi, adli sürecin şeffaflığı ve mağdur yakınlarının korunması beklentileri yükseliyor. Sivil toplum temsilcileri, yerel yöneticiler ve vatandaşlar adliye çevresinde duruşma günlerinde gösterdikleri dayanışmayla aileye manevi destek sağlayabiliyor; ayrıca adaletin gecikmeksizin tecelli etmesi yönünde beklentiler üst düzeyde. Mahkeme süreci ilerledikçe, hem delillerin değerlendirilmesi hem de kamuoyunun yakından izlemesiyle süreç devam edecek.