Son yıllarda yurtdışından yapılan online alışverişlerde, özellikle gümrük vergileri ile ilgili önemli değişiklikler dikkat çekiyor. Türkiye'ye yapılan çevrimiçi alışverişlerde 30 euro sınırını aşan ürünler için gümrük vergisi ve ek hizmet bedelleri, alıcıları zor durumda bırakıyor. 31 euro değerindeki bir ürün, gümrük masrafları nedeniyle 75 euroyu geçebiliyor. Üstelik, 1 Nisan 2025 itibariyle Türkiye'de yerel temsilci bulundurmayan platformlardan alışveriş yapmak mümkün olmayacak. Bu durum, gümrük vergisinin yanı sıra ardiye, müşavirlik hizmeti ve diğer masraflarla birlikte alışveriş tutarını katlıyor. Ürünler, gümrükten alınmadığı takdirde, bakanlık tarafından satışa çıkarılmak üzere ihaleye sunuluyor.

Bu yüksek masraflar nedeniyle bazı alıcılar, ürünlerini gümrükten almaktan vazgeçiyor. Örneğin, AB'den gelen 31 euro tutarındaki bir tişört için, gümrük masrafları toplamda 75 euroyu bulabiliyor. Avrupa Birliği dışından gelen ürünlerde ise gümrük vergisi oranı yüzde 60'a çıkıyor ve ürünün maliyeti 5 bin liraya kadar yükselebiliyor. Bu durum, birçok kişiyi yurtdışından alışveriş yapmaktan caydırıyor. Teslim alınmayan ürünler, gümrük idaresi tarafından tasfiye edilerek ihaleye çıkartılıyor.

İzmit Belediyesi, Kıbrıs Gazilerini evlerinde ziyaret etti
İzmit Belediyesi, Kıbrıs Gazilerini evlerinde ziyaret etti
İçeriği Görüntüle

Geçtiğimiz yıllarda İstanbul Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü, 2023 yılında 3 bin 622 ihaleyle 488 milyon lira gelir elde ederken, 2024'te bu sayı 3 bin 775'e yükseldi ve net gelir 723 milyon lira oldu. Tasfiye edilen malların büyük bir kısmı, gümrükten alınmayan ürünlerden oluşuyor. Bakanlık tarafından gerçekleştirilen e-ihalelerde, gümrükten alınmayan ürünler, adeta bir perakende satışa dönüyor. Gümrük Sepeti ve Taşdelen Gümrük Malları gibi firmalar, bu ihalelere katılarak, ürünleri yeniden satışa sunuyor. Bazı iddialara göre, bu firmalar, ürünlerin gerçek sahiplerine ulaşarak pazarlık yapıp, gümrükten aldıkları ürünleri tekrar satmaya çalışıyorlar.

Kaynak: Gazete Oksijen