Dünya

Gazze'ye giden Türk vatandaşlarına saldırı: Başsavcılık soruşturma başlattı

Gazze'ye insani yardım taşıyan Küresel Sumud Filosu’na yönelik saldırı sonrası 24 Türk vatandaşının alıkonulmasına ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı.

Loading...

Abone Ol

İnsani yardım amacıyla Gazze’ye hareket eden Küresel Sumud Filosu’na yönelik İsrail donanması tarafından uluslararası sularda düzenlenen saldırı sonrası 24 Türk vatandaşının alıkonulması Türkiye gündemini sarstı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, olayla ilgili geniş kapsamlı bir soruşturma başlattı. Soruşturma, hem uluslararası deniz hukuku hem de Türk Ceza Kanunu çerçevesinde yürütülüyor. Başsavcılık, olayda yer alan eylemleri “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “ulaşım araçlarının alıkonulması”, “nitelikli yağma”, “mala zarar verme” ve “eziyet” suçları kapsamında değerlendiriyor. Bu gelişme, hem uluslararası hukuk açısından hem de Türkiye-İsrail ilişkileri bağlamında dikkatle takip ediliyor. Gözler şimdi hem adli sürecin seyrinde hem de uluslararası kamuoyunun vereceği tepkilerde. Gazze’ye yönelik ablukanın kırılması ve sivillere insani yardım ulaştırılması amacıyla yola çıkan Küresel Sumud Filosu’na, uluslararası hukuk kurallarının geçerli olduğu açık denizlerde İsrail donanması tarafından müdahale edildi. Saldırı sırasında filoda bulunan 24 Türk vatandaşı alıkonularak gözaltına alındı. Olay, Türkiye kamuoyunda büyük tepkiyle karşılanırken, uluslararası insan hakları örgütleri de gelişmeleri yakından izliyor. Saldırının, hiçbir devletin yetki alanında olmayan uluslararası sularda gerçekleşmiş olması, hukuki anlamda olayı daha da kritik bir noktaya taşıyor. Bu çerçevede, başlatılan soruşturmanın seyri ve uluslararası hukuk kurumlarının nasıl bir tavır alacağı merak ediliyor.

SAVCILIK SORUŞTURMA BAŞLATTI

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, olayla ilgili başlattığı soruşturmayı hem ulusal hem de uluslararası hukuk çerçevesinde ele alıyor. Soruşturma kapsamında Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi, Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu dikkate alınarak suç tipleri belirlendi. Başsavcılık, olayın "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması", "nitelikli yağma", "mala zarar verme" ve "eziyet" suçlarına karşılık geldiğini ifade etti. Soruşturma dosyasına delil niteliği taşıyabilecek görüntü, ses kaydı, tanık beyanı ve uluslararası gözlemci raporlarının da eklenmesi bekleniyor. Ayrıca mağdur Türk vatandaşlarının ifadeleri de kritik önem taşıyor.

TÜRKİYE'DEN DİPLOMATİK VE HUKUKİ TEPKİ

Olayın ardından Dışişleri Bakanlığı başta olmak üzere çeşitli resmi kurumlardan açıklamalar geldi. Türkiye, İsrail’in uluslararası hukuku ihlal ettiğini belirterek güçlü bir diplomatik tepki verdi. Alıkonulan vatandaşların serbest bırakılması için gerekli diplomatik adımlar atılırken, başlatılan adli süreçle birlikte hukuki boyutta da ciddi bir takip süreci başlatılmış oldu. Öte yandan Türkiye’nin, olayı Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşıma ihtimali de gündemde. Bu durum, daha önce benzer şekilde yaşanan Mavi Marmara olayını hatırlatıyor. Yeni süreç, uluslararası kamuoyunda da yankı bulabilir.