Gazetecilik nedir? Türkiye'de çok fazla üzerinde tartışılan ve kafa yorulan bir konu. Bir çok farklı görüş var ancak doğru her zaman tektir. Gazetecilik mesleğinin de tek bir tanımı var. Şimdi bu tanımı açıklamaya çalışalım. Daha önce de söylediğim gibi mesleğimiz ile ilgili bir çok tanım var ama benim en çok sevdigim tanım: Gazetecilik doğruyu söyleme mesleğidir. Bu tanim çok fazla şeyi de anlatıyor bir yandan. Çünkü gazetecilik nihayetinde toplumu ilgilendiren konularda doğru bilgileri aktarmak, toplumu aydınlatmaktır. Başka da bir işleri yoktur ve olmamalıdır da. Bir gazetecinin mesleği ile alakalı olmayan farklı bir iş kolunda çalışması meslek etiğine aykırıdır. Ayrıca dip not olarak belirtmek gerekirse, bir gazeteci el ette bir siyasi görüşe sahip olabilir. Bu en doğal insan hakkıdır. Ancak bana göre bir gazeteci kesinlikle herhangi bir siyasi partiye üye olamaz. Herhangi bir siyasi partinin propagandasını yapamaz. Haberlerinde bir siyasi partiyi aşağılayan bir tutum sergileyemez. Ya da başka bir siyasi partiyi hakarete varan cümlelerle eleştiremez. Bu durum da basın ahlakına kesinlikle yakışmaz. Bir basın mensubu her siyasi partiye ya da siyasetçiye eşit mesafede yaklaşmak zorundadır. Gazetecinin görevi haberlerini tarafsız ve basın ilkelerine uyacak şekilde kamuoyuna en hızlı ve doğru şekilde aktarmaktır. Şimdi gazetecilik tanımına tekrar dönersek. Doğru nedir bir de bu konuyu irdeleyelim. Sonucta gazeteci bir bilim insanı değil. Ancak gazeteci doğru bilgiyi doğru kaynaklardan alarak doğru ve tarafsız bir şekilde aktarmakla hükümlüdür. Burada kaynak meselesi devreye gidiyor. Bir gazeteci haberini mutlu doğru bilgi ve belgelere dayanarak ve araştırarak aktarmalıdır. Gazetecinin birinci kaynağı insan kaynağıdır. Peki bir gazeteci bu insan kaynağını nasıl seçecek? Birincisi haber ile ilgili bilgiyi muhatabı olan kişiden almalıdır. Kulaktan dolma bilgilerle haber yapmamalıdır. İyi gazeteci doğru kaynakları bulabilen gazetecidir.