Hani yıllardır süre gelen bir söz vardır: Her şeyi devletten beklemeyin. Her olumsuzlukta hükümet veya devleti suçlamayı, çözüm üretmek yerine sadece eleştirmeyi, kaos yaratmayı kendisine alışkanlık edinen bir kitle var. Bu kitle giderek artıyor. Çünkü çözüm üretmek yerine suçlamak her zaman insana daha kolay gelir. Ancak unutmayın ki siz böyle yaptığınızda sorunlar çözülmüyor. Aksine daha da çok büyüyor. Hepimiz bu ülkede yaşıyoruz. Hep birlikte bu sorunları yaşıyoruz. Örneğin bir trafik kazası olduğunda hem mala hem cana zarar geliyor. Şimdi böyle bir durumda nerede bu devlet demek sorunları çözecek mi? Trafik kazaları sona mı erecek? Tabiki hayır! Bizler her şeyden önce bu ülkenin hepimizin olduğunun, başka gidecek, sığınacak ve yaşayacak ülkemizin olmadığının farkına varmalıyız. Başkalarını topun ağrına koymak hiçbirimize yarar sağlamaz. Öncelikle sorunu tespit edip, sonrasında çözüm önerilerini bulup, yetkililere iletmemiz gerekir. Devlerin milleti olmadan sorunların üstesinden gelmesi mümkün olamaz. Devlet ve millet el ele vererek sorunları aşabilir. Böylelikle daha güçlü yarınlara ulaşabiliriz. Zaten dış güçler tarafından tarihte de olduğu gibi bugün de bizi parçalamak isteyen ülkeler var. Bunlara karşı omuz omuza mücadele etmemiz eksiklerimizi kapatmamız gerekiyor. Hiçbir devlet vatandaşlarının ekonomik sıkıntılar altında ezilmesini ve mağdur olmasını istemez. Ya da kazalarda can vermesini istemez. Kadınların ve çocukların şiddete uğramasını istemez. Deprem, sel ve yangın gibi afetlerin yaşanmasını istemez. Ancak tek başına bunların üstesinden gelemez. Bu nedenle devletimizin yanında olmalıyız. İş birliği içerisinde olmalıyız. Burada da sivil toplum kuruluşlarına çok büyük iş ve görev düşüyor. Mutlaka devlete destek olacak projeler üreterek hayata geçirmeleri gerekiyor.